Böbrek taşları idrarınızdaki mineral veya asit tuzlarının kristalize olmasıyla oluşur. Çoğu taş, idrar yaparken vücudunuzu terk eder. Ancak, bazı durumlarda taşın çıkarılması için tedaviye ihtiyacınız olabilir.
Kadın veya erkek olsun herkeste yaşamı boyunca taş oluşabilir. Vücudunuzun idrar üretme biçiminde bir dengesizlik olması halinde taş oluşabilir. Bu da içtiğiniz sıvı miktarıyla ve taş oluşumu tetikleyen maddelerin idrarınızda bulunup bulunmamasıyla bağlantılı olabilir.
Böbrek ve üreter taşlarin semptomlari
Böbrek ve üreter taşının genellikle ağrıya neden olduğu düşünülür. Ancak taşın boyutu, şekli, idrar yollarındaki konumu gibi özelliklere bağlı olarak tıbbi belirtilerde, şiddetli ağrı ile ağrısız arasında değişiklik görülebilir.
Eğer taş, üreterden normal idrar akışını engelliyorsa renal kolik olarak bilinen şiddetli ağrıyı hissedersiniz. Bu, bel ve böğür (her iki yanınızda, kaburgaların alt kısmından kalçaya kadar uzanan alan) bölgenizde hissedilen keskin bir ağrıdır. Eğer taş, böbreğinizde değil de üreterinizde ise ağrıyı kasık ve uyluk bölgenizde hissedebilirsiniz. Erkeklerde yumurtalıklarda da ağrı olabilir .
Renal kolik, idrar yollarında ve üreter duvarında ani basınç artışı sonucu gelişir. Ağrı, dalgalar halinde gelir ve siz vücut pozisyonunuzu değiştirmedikçe azalmaz. Yaşayabileceğiniz en ağrılı durumlardan biri olarak tanımlanır ve doğum sancısına benzetilir.
Renal kolike eşlik eden diğer belirtiler arasında şunlar sayılabilir:
Renal kolik, ağrınızın dindirilmesi için aile hekiminize veya en yakın hastaneye başvurmanızı gerektirecek acil bir durumdur. Yüksek ateşiniz de varsa, acilen tıbbi bir yardım arayışına girmelisiniz.
Taşlar, böğür bölgenizde tekrarlayan, dinmez bir ağrıya da sebep olabilir. Bu tür ağrı başka hastalıkların da belirtisi olabilir, dolayısıyla böbrek veya üreter taşınızın olup olmadığınızın tespiti için bir takım tıbbi testler yaptırmanız gerekecektir.
Bazı taşlar hiçbir rahatsızlığa sebep olmaz. Bunlar asemptomatik olarak adlandırılır ve genellikle küçüktür. Belirtisiz taşlar genellikle diğer hastalıklar için yapılan röntgen filmi veya benzeri görüntüleme işlemleri sırasında tespit edilir.
Taşınızın yerleştiği yeri saptayabilmek için doktorunuzun iç organlarınızın görüntüsünü alması gerekir. Görüntü oluşturmak için size yüksek frekanslı ses dalgaları kullanan ultrasonografi (ultrason olarak da bilinir) uygulanır. İdrar toplayan sistemlerin genişleyip genişlemediği kontrol edilerek taşın tıkanıklığa neden olup olmadığı görülebilir .
Ultrasonun yanısıra idrar yollarının röntgen filmine de ihtiyacınız olabilir.
Sık kullanılan başka bir tanı yöntemi de BT taramasıdır (bilgisayarlı tomografi). Taş hastalığı için kontrastı pekiştirilmemiş bilgisayarlı tomografi (NCCT) çekilir. Bu taramayla taşın boyutu, şekli ve kalınlığı açıkça ortaya konulur.
Bazı durumlarda doktorunuz kontrastı-pekiştirilmiş BT taraması veya intravenöz ürografi yapmaya karar verebilir. Bu görüntüler, böbreğinizin fonksiyonu ve anatomisi hakkında ek bilgiler verebilir.
Renal kolik durumunda, enfeksiyon veya böbrek yetmezliği olup olmadığını görmek için idrar ve kan testleri yapılır.
Taşınızın idrarla atılması bekleniyorsa doktorunuz, taşınızın toplanabilmesi için idrarınızı süzmenizi tavsiye edebilir. Doktorunuz sizde ne tür taş bulunduğunu anlamak için analiz yapacaktır. Bu bilgi, önleyici ve tedavi edici en iyi yöntemin seçilmesine yardımcı olduğu için çok önemlidir.
Yüksek düzeyde taş oluşum riski taşıyorsanız, metabolik değerlendirme olarak bilinen ek testlerden geçmeniz gerekir.
Böbrek ve üreter taşlarinin tedavisi
Tedavi seçiminde etkili olan faktörler:
Bütün taşlar tedavi gerektirmez. Eğer taşınız rahatsızlığa neden oluyorsa ve doğal yollarla idrardan düşmüyorsa tedaviye ihtiyacınız var demektir. Önceden mevcut tıbbi hastalıklarınız varsa da doktorunuz tedavi önerisinde bulunabilir.
Herhangi bir rahatsızlığa sebep olmayan bir böbrek veya üreter taşınız varsa genellikle tedavi görülmez. Doktorunuz, durumunuzun kötüye gitmediğinden emin olmak için size düzenli kontrollerinize dair bir program verecektir.
Taşınız idrarla atılması muhtemelse doktorunuz, bu süresi kolaylaştıracak ilaçları reçete edebilir. Buna konservatif tedavi denir. Taşınız büyümeye devam ediyorsa, sık ve şiddetli ağrı yapıyorsa aktif tedavi görmeniz gerekir.
Çoğu böbrek ve üreter taşı, işeme esnasında kendiliğinden vücudu terkeder. Ancak taşın yerine ve boyutuna bağlı olarak atılması belirli bir zaman alacaktır. Taş hareket ettiği zaman renal kolik şeklinde ağrılarınız olabilir. Taşınız çok küçükse %95 ihtimalle 6 hafta içerisinde kendiliğinden atılabilir.
Aklınızda kalsın:
Yaygın olan 2 farklı koruyucu tedavi seçeneği bulunmaktadır: Medikal Ekspulsif Terapi (MET) ve idrar asidi taşlarının çözülmesi. Her iki durumda da ilaç tedavisine ihtiyacınız vardır.
Böbrek veya üreter taşları, belirtilere yol açmaları halinde tedavi edilmelidir. Taşları çıkarmanın 3 yaygın yolu vardır: şok dalgaları ile taş kılması (SWL) , üreteroskopi (URS) ve perkütan nefrolitotomi (PNL) .
Hangi aktif tedavi yönteminin sizin için en iyisi olduğu birçok faktöre bağlıdır. En önemli faktör, taşın sebep olduğu belirtilerdir. Doktorunuz, taşınızın böbrekte veya üreterde bulunmasına dayalı olarak farklı tedavi seçenekleri önerebilir.
Eğer herhangi bir tıbbi belirtiniz yoksa aşağıdaki durumlarda da tedavi uygulanabilir:
Doktorunuz aşağıdaki durumlarda üreterdeki taşın çıkarılmasını önerebilir:
Etiketler : Böbrek ve Üreter Taslari , Böbrek Taşı Düşürmek , Böbrek Taşı Tedavisi , İdrar Yolunda Taş Nasıl Oluşur , İdrar Yolu Taşı Tanısı Nasıl Konulur?